Ana içeriğe atla

Bizim Poyraz İle Röportaj Yaptık


Poyraz'a sorduk...

-Poyraz, hamsinin faydalarını açıklarmısın?

Poyraz: Kötü kolesterolü düşürür, kan basıncını ayarlar, kalp ritim bozukluğunu önler, kanın damar çeperinde pıhtılaşmasını önler, kanı inceltir, migren ve depresyona iyi gelir, kronik obsrüktif akciğer hastalıklarının önlenmesinde olumlu etkiye sahiptir, spastik kolon ve romatoid arteriti bulunan hastalara iyi gelir, kemik erimesi hastalığına karşı iyi gelir, seratonin hormonunu artırarak sinirleri rahatlatır ve afrodizyak etkilidir, felç riskini azaltır, büyüme gelişmede çok etkilidir, zekanın artmasını sağlar, kılcığı ile birlikte iyi çiğnenerek yenilebilirse kemik ve diş sağlığı açısından çok daha önemlidir, deri ve göz sağlığı için önemlidir, kansızlığa iyi gelir, tırnak, saç ve deri sağlığı için önemlidir.

-Teşekkürler. Peki, Poyraz hamsinin taze olup olmadığını nasıl anlarız?

Poyraz: Öncelikle gözler saydam olmalı, parlak ve içeriye çökmemiş, solungaçlar parlak kırmızı renkte olmalı, balık suya bırakıldığında dibe çökmemeli, pulları parlak ve gergin olmalı. Elinize aldığınızda kuyruğu sert durmalı, parmakla bastırdığınızda bir çukur oluşmamalı.

-Evet. İyi bir hamsi nasıl yapılmalı/pişirilmeli?

Poyraz: Hamsi buğulama, fırınlama yöntemiyle pişirilmelidir. Fakat halkımızın büyük çoğunluğu hamsiyi yağda kızartarak yer. Hamsi tava yapacaksak, yağ olarak da zeytin yağ veya tereyağı tercih edilmelidir.

-Son olarak Hamsi'nin yanında ne yenmeli/içilmeli?

Poyraz: Hamsiyi limon sıkarak yiyin. Yanında salata ile birlikte sağlık açısından çok lezzetli olabilir. Dileyenler yanına bir "ufak" yerine göre bir "büyük" içecek açabilirler.

Poyraz, sorularımıza gayet güzel bir şekilde cevaplar verdi. Bu arada sorularımızı yanıtlayan kişi aslında "Poyraz" değil. Çünkü, cevapları veren "gizli" biri. İddianamenin "gizli tanığı" oluyor da bizim röportajımızın neden "gizli kahramanı" olmuyor değil mi? Bizimki sadece isim benzerliği efendim. Bu arada hamsinin faydaları, tazeliği, yapımı ve tüketilmesi hakkında bilgiler edinmişsinizdir? Sanmayınki tahrik konsudur. Ben sadece sizlerin daha bilinçli bir "hamsi" tüketicisi olmanız için bu röportajı yaptım. Aslında babalarımız ne der; "Bırak hanım çocuk istediği gibi yesin"

Bir başka röportajda görüşmek üzere efendim. Hoşça kalın, esen kalın. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fenerbahçe Yeni Sezon Formaları / 2012-2013

2012/2013 Fenerbahçe Formaları  2012/2013 Efsane Çubuklu Forma   2012/2013 Arma Forma 2012/2013 Gölge Kanarya Forma

Arsenal İç Saha Forması / 2012-2013

 

Futbol Ve Siyaset İlişkisi

Siyaset ve spor ilişkisini farklı açılardan incelemek mümkün. Bunları kategoriler halinde incelemek bir hayli uzun yazılar ve vakit harcamamıza neden olabilir. Biz, siyaset - futbol ilişkisini 3 gerçek örnekle açıklayalım; Aslında herkesin çok yakından bildiği bir konu. Siyaset ve spor denildiği zaman akla İtalya'nın gelmesi çok doğal bir durum gibi gözükmekte. Her siyaset liderinin futbolla yakından ilgilenip bu anlamda büyük bir kitleye hitap etme çabası uzun senelerdir görülmüş, en kolay politika araçlarından biri olmuştur. Bunun en güzel örneğini; 1986'da AC Milan başkanlığına gelen medya patronu Silvio Berlusconi'yi gösterebiliriz. 1979'dan Berlusconi döneminin bir kısmını içeren sürekli rüşvet skandallarıyla çalkalanan AC Milan'ın bir Avrupa devi haline gelmesi ve bunun sonucunda Berlusconi'nin İtalya Başbakanlığı'na uzanan süreç en güzel örneklerden biridir. Berlusconi, AC Milan'ı ne kadar yükseğe taşıdıysa kendisi de siyasette o kadar mesaf