Ana içeriğe atla

Yeni Heyecan!


Şampiyonluğa yürüyen takımımıza desteğimiz her zaman olduğu gibi katlanarak devam ediyor. Uzun zamandır düşündüğüm, Fenerbahçe odaklı bir blog açma isteğim vardı. Artık, ligimizin sonuna doğru daha çok haberin ve kaos ortamının oluşumundan sonra bu isteğimi gerçekleştirmek istedim. Tek sevgi ve konu üzerine yoğunlaşarak, Fenerbahçe'yi yazacağım bloğumu açmış bulunuyorum. Bundan sonra elimden geldiğince ve uzun süre Fenerbahçe üzerine yazılar ve paylaşımlar yazacağım. Bloğumuz'un ilk postu, Fenerbahçe - Bursaspor arasında oynanılacak lig karşılaşmasında ki "kale arkası" biletlerinin zammıyla ilgiliydi.

Sadece takımı hakkında değil. Taraftarların ve bu renklere gönül vermiş insanların da bu şampiyonluk yürüyüşünde ki fikirlerini ve izlenimlerini de sizlere aktarmaya çalışacağım. En kısa sürede daha "toy" olan bloğumuzu zengin içeriklerle dolduracağız. Şimdilik yavaş yavaş başlayalım. Gerisini getirmek kolay olacaktır. Ayrıca, "beturka.blogspot.com" da paylaşımlarıma devam edeceğim. Burası sadece Fenerbahçe Spor Kulübü haberi ve postlarıyla var olacak. Şimdiden herkese teşekkür ediyorum. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fenerbahçe Yeni Sezon Formaları / 2012-2013

2012/2013 Fenerbahçe Formaları  2012/2013 Efsane Çubuklu Forma   2012/2013 Arma Forma 2012/2013 Gölge Kanarya Forma

Arsenal İç Saha Forması / 2012-2013

 

Futbol Ve Siyaset İlişkisi

Siyaset ve spor ilişkisini farklı açılardan incelemek mümkün. Bunları kategoriler halinde incelemek bir hayli uzun yazılar ve vakit harcamamıza neden olabilir. Biz, siyaset - futbol ilişkisini 3 gerçek örnekle açıklayalım; Aslında herkesin çok yakından bildiği bir konu. Siyaset ve spor denildiği zaman akla İtalya'nın gelmesi çok doğal bir durum gibi gözükmekte. Her siyaset liderinin futbolla yakından ilgilenip bu anlamda büyük bir kitleye hitap etme çabası uzun senelerdir görülmüş, en kolay politika araçlarından biri olmuştur. Bunun en güzel örneğini; 1986'da AC Milan başkanlığına gelen medya patronu Silvio Berlusconi'yi gösterebiliriz. 1979'dan Berlusconi döneminin bir kısmını içeren sürekli rüşvet skandallarıyla çalkalanan AC Milan'ın bir Avrupa devi haline gelmesi ve bunun sonucunda Berlusconi'nin İtalya Başbakanlığı'na uzanan süreç en güzel örneklerden biridir. Berlusconi, AC Milan'ı ne kadar yükseğe taşıdıysa kendisi de siyasette o kadar mesaf