Ana içeriğe atla

Mısır Futbolu Alev Alev!

Mısır'ın iki köklü kulübü Al-Ahly ve Zamalek takımlarının çekişmesi bir yana taraftar gruplarının da çekilmesi farklı bir boyut kazanmış durumda. Mısır Ligi'nde 36 şampiyonluğu bulunan Al-Ahly daha göz önünde olsa da Zamalek takımının da (11 şampiyonluk) onlardan sonra Mısır futbolunun en iyi takımı olduğunu söylemek mümkün. İki takımın bu rekabetinin bir de taraftar boyutu var. Her iki grup taraftarları birbirlerinden daha iyi olabilmek için kıyasıya bir mücadele içine girmiş durumda. Al-Ahly taraftar grubu Ultras Ahlawy bizim ülkemizde en azından belli bir kesim tarafından biliniyor. Fakat, Zamalek takımının taraftar grubu Ultras White Knights'ın çok fazla bilindiğini düşünmüyorum. En azından Ultraz Ahlawy kadar ün yapmamışlardır!

Gece can sıkıntısından yabancı blogları dolaşırken, her iki takımın taraftar gruplarının aynı anda bulunduğu bir post'a denk geldim. Bunu da sizlerle paylaşmak istedim. Her iki takımında taraftar gruplarının arasındaki kıyası siz blog okuyucularına bırakıyorum. 

Ultras Ahlawy mi? Ultras White Knights mı?

Ultras Ahlawy




Ultras White Knights


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fenerbahçe Yeni Sezon Formaları / 2012-2013

2012/2013 Fenerbahçe Formaları  2012/2013 Efsane Çubuklu Forma   2012/2013 Arma Forma 2012/2013 Gölge Kanarya Forma

Arsenal İç Saha Forması / 2012-2013

 

Futbol Ve Siyaset İlişkisi

Siyaset ve spor ilişkisini farklı açılardan incelemek mümkün. Bunları kategoriler halinde incelemek bir hayli uzun yazılar ve vakit harcamamıza neden olabilir. Biz, siyaset - futbol ilişkisini 3 gerçek örnekle açıklayalım; Aslında herkesin çok yakından bildiği bir konu. Siyaset ve spor denildiği zaman akla İtalya'nın gelmesi çok doğal bir durum gibi gözükmekte. Her siyaset liderinin futbolla yakından ilgilenip bu anlamda büyük bir kitleye hitap etme çabası uzun senelerdir görülmüş, en kolay politika araçlarından biri olmuştur. Bunun en güzel örneğini; 1986'da AC Milan başkanlığına gelen medya patronu Silvio Berlusconi'yi gösterebiliriz. 1979'dan Berlusconi döneminin bir kısmını içeren sürekli rüşvet skandallarıyla çalkalanan AC Milan'ın bir Avrupa devi haline gelmesi ve bunun sonucunda Berlusconi'nin İtalya Başbakanlığı'na uzanan süreç en güzel örneklerden biridir. Berlusconi, AC Milan'ı ne kadar yükseğe taşıdıysa kendisi de siyasette o kadar mesaf