Ana içeriğe atla

Futbolun Kârhanesi - Futbol Taraftarların Elinden Nasıl Kayıyor? / Kitap Önerileri #2

Futbolda değişmeyen tek şey sahadaki 22 kişi oldu. Bunun dışında futbol, tanınmayacak ölçüde değişti... Bunların tümü ortalama futbol izleyicisini etkiledi, ama kimse onlara danışmadı. Kimse pazartesi gecesi 20.05`te başlayacak bir maçın onlar için bir sorun olabileceğini düşünmedi, kimse onların yılda üç yeni forma almak zorunda kalma hakkında ne düşündüğünü sormadı... İşi yönetenlerin taraftarlara kırmızı kart gösterdiğini söylemek kulağa biraz sert gelebilir. Aslında, bu ifade yetersiz bile kalır, çünkü taraftarlara yapılan muamele bir hakarettir. Fakat bu değiştirilebilir.

Eğer taraftarlar oyunun şimdi nasıl olduğunun ve nereye gidebileceğinin farkına varırlarsa belki bu kadar çok şeye ilham veren bu sporu kurtarmak için hala zaman vardır. Bu kitap, oyunun kontrolünü ele almaya çalışanlar için bir uyarı atışı ve aynı zamanda gerçek taraftarlara, oyunun varlığının kendiliğinden süreceğini düşünmemeleri için bir uyarıdır... Gelecek yıllarda futbolun en önemli anları saha içinde değil saha dışında gerçekleşebilir; eğer taraftarlar buna dahil olmazsa ve oyunla ilgili daha fazla söz hakkı talep etmezlerse futbol tanınmayacak bir biçimde değişebilir, bu güzel oyun gelebileceği ve gelmesi gereken halin çirkin, bozulmuş bir biçimine dönüşebilir.

Şuan bir başka kitap okuduğumdan bu kitapla ilgili düşüncelerimi okuduktan sonra aktarmaya çalışırım. Ama, kitabı okuyan bir arkadaşımın izlenimlerine göre, sıkılmadan ve keyifle okuyabileceğimiz futbol kitaplarından biri olduğunu belirtti. Bakalım en kısa sürede okuyup, kararı kendimiz verelim.

Yorumlar

ygtylmz dedi ki…
Bu kadar futbol ile yatıp kalkıyoruz ama hiç kitap okuma kültürüm yok. Okumak lazım aslında.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fenerbahçe Yeni Sezon Formaları / 2012-2013

2012/2013 Fenerbahçe Formaları  2012/2013 Efsane Çubuklu Forma   2012/2013 Arma Forma 2012/2013 Gölge Kanarya Forma

Arsenal İç Saha Forması / 2012-2013

 

Futbol Ve Siyaset İlişkisi

Siyaset ve spor ilişkisini farklı açılardan incelemek mümkün. Bunları kategoriler halinde incelemek bir hayli uzun yazılar ve vakit harcamamıza neden olabilir. Biz, siyaset - futbol ilişkisini 3 gerçek örnekle açıklayalım; Aslında herkesin çok yakından bildiği bir konu. Siyaset ve spor denildiği zaman akla İtalya'nın gelmesi çok doğal bir durum gibi gözükmekte. Her siyaset liderinin futbolla yakından ilgilenip bu anlamda büyük bir kitleye hitap etme çabası uzun senelerdir görülmüş, en kolay politika araçlarından biri olmuştur. Bunun en güzel örneğini; 1986'da AC Milan başkanlığına gelen medya patronu Silvio Berlusconi'yi gösterebiliriz. 1979'dan Berlusconi döneminin bir kısmını içeren sürekli rüşvet skandallarıyla çalkalanan AC Milan'ın bir Avrupa devi haline gelmesi ve bunun sonucunda Berlusconi'nin İtalya Başbakanlığı'na uzanan süreç en güzel örneklerden biridir. Berlusconi, AC Milan'ı ne kadar yükseğe taşıdıysa kendisi de siyasette o kadar mesaf