Ana içeriğe atla

Erin Go Bragh / Celtic - Hibernian




İrlanda halkının İskoçya'ya göçü, İrlandalı'ların İskoçya'ya entegre olması, Hibernian ve Celtic takımlarının kuruluşları ve aralarındaki kardeşlik, iki takım arasındaki yaşanılan olayları anlatan güzel bir kitap olan Alan Lugton imzalı "The Making of Hibernian"'dan yola çıktık ve daha önce yazdığım yazıyı sizlerle paylaşmak istedim.

19. yüzyıl başlarında Kelt'lerin (Britanya'nın ilk sakinleri) İskoçya'ya gidişiyle başlıyor her şey. Ama daha cok geçici işçilik yapmışlar. Çalışmış ve dönmüşler. Daha sonraları aynı yüzyılın sonlarında , çalışmak için İskoçya'ya giden İrlanda'lı Kelt’ler, geri dönmelerinin anlamsızlığını, hayatlarını kazanacakları yerin aslında İskocya toprakları oldugunu anladıklarında ilk yerleştikleri yer Glasgow olmuş. Ama bir grup her şeye rağmen, daha az daha güçsüz olmalarına rağmen Iskocya’nin biraz daha doğu kıyısına Edinburgh’a yerleşmişler.

1800’lerin başında İrlanda’dan İskocya’ya ilk gelen grup, döndüklerinde İskoçya'yı "bizi kimsenin hoş karşılamadığı başka ve çok daha güzel bir Dünya'ya gittik" diye anlatmışlar. Ne İskoçlar onlara kucak açmış ne de onlar İskoç toplumuna entegre olmayı denemişler. Herkes destegi kendisi gibi olanda aramış o dönem. Bu öylesine katı bir gruplasma olarak devam etmiş ki; 1800’lerin sonlarında Edinburgh’a kalıcı olarak yerleşen ilk gruplar şehrin farklı yerlerine dağılmak yerine, Cowgate diye bilinen bölgesine yerleşmişler. Daha sonraları artan İrlanda'lı nüfusu, bugun halen ‘Little Ireland’ olarak bilinen bölgeye dağılmış. Little İreland olaran bilinen bölge aslında Hibernian ve Celtic takımlarının olduğu bölge.


İskoçlar'ın,  İrlandalı'lara olan tutumu ve İrlandalı'ların topluma entegre olmakta ki sıkıntılarını gören St. Patrick’s kilisesinden Hannan’ın Katolik Kilisesi cemiyetinden tanıştığı Michael Whelahan’ın daha önce bir kaç arkadaşı ile birlikte İrlandalı takım kurma hayallerinde yardımcı olmaya karar vermiş. Michael Whelahan ve Peder Hannan’ın genç Katolik gruplara açtığı fikir hemen kabul gördüğünde, kurulacak olan kulübün renkleri ve Motto’sunun tartışılacağı başka bir toplantı daha organize edilmiş. Yapılan toplantı sonrasında verilen kararlarda; renklerinin Yeşil-Beyaz olması kararlaştırılmış doğal olarak. Motto olarak da: "Erin Go Bragh ( Ireland For Ever)" belirlenmiş. Kulübün ismi olarak da İrlanda’nın Latin dilindeki eski ismi olan Hibernian belirlenmş ve böylelikle 6 Ağustos 1875’te resmi olarak kökleri İrlanda’ya dayanan İskoçya topraklarında ilk futbol kulübü kurulmuş. Takım ilk kurulduğunda bir futbolcu hariç tüm futbolcular İrlanda doğumluymuş. İrlanda doğumlu olmayan fakat takımın kaptanlığını yapan o kişi; İskoçya doğumlu olmasına rağmen İrlanda kanı taşıyan Michael Whelahan'dan başkası değildi.

İlk olarak Edinbugh futbol birliğine başvuruda bulunduklarında, aldıkları cevap "Önce İskoç Futbol Birliğine başvurun" olmuş.İskoç Futbol Birliğine başvuru sonrasında aldıkları  cevap da sert olmuş; "Biz burada İskoçların oynamasına izin veriyoruz, İrlandalıların değil!" olmuş. Little İreland'da yetişen bu insanlar, bu tarz tepkilere hazırlıklıydı. İskoçya topraklarına geldiklerinden beri gördükleri bir şeydi. Bu onları yıldırmadı ve çalışmalarına devam ettiler. Kendi aralarında yaptıkları maçlarla hazırlıklarını sürdürüyorlardı. Bir süre sonra İskoç Futbol Birliği otoritelerinin baskısını kıran bir takım ortaya çıkıyor.

Bugün halen Edinburgh derbisinde karşılaştıkları Heart of Midlothian. 24 Aralık 1875 yılında Hibernian’in Hearts ile Meadow'da oynadığı karşılaşma İskoç sınırlarında İrlanda kökenli bir kulubün oynadığı ilk resmi maç olmuş. Bu karşılaşma sonrasında da duvarlar kırılarak, Hibernian İskoç futboluna kabul edilmiş. Bu kabul direkt lig bazın olmasa da diğer İskoç takımları da Hibernian ile maç yapmak için takımlarını göndermeye başlamış. Hearts ile yapılan maç sonrasında bir başka kulüp Thistle Ikinci takımını Hibernian ile maç yapmak için göndermiş. Bir süre sonra da bu kez as takımıyla gelip bir karşılaşma daha oynamışlar. Oynanan bu maçlar, karşılaşmalar sırasındaki ilgi ve İrlanda toplumunun her köşesine futbol sempatisinin yayılması önce Edinburgh Futbol Birliği'nin inadını kırmış. Sonrasında da başından beri Hibernian'ı yok sayan İskoç Futbol Birliği istemeye istemeye Hibernian'ın başvurusunu kabul etmek zorunda kalmış. Hibernian'ın lige dahil edilmesine rağmen, o sene içerisinde İskoçya Kupası'na katılmasına izin verilmemiş. Yine de lige kabul edilmek onlar için verilen savaşın kazancı niteliği taşıyordu.

Zamanla Hiernian'ın varlığı tüm İskoçya'daki Katolik kesim tarafından bilinmeye başlanmıştı. 1887 yılında Glasgow'da bulunan bir yardım kuruluşu, Katolik kesim tarafından sayılan rahip Walfrid, Hannan ve Whelahan'a Glasgow'da bir gösteri maçı teklifi yapmıştı. Bu karşılaşma ile Hibernian takımının ünü daha da artacaktı. Çünkü, bu yapılan gösteri maçını 12.000 kişinin izlemesi herkesi şaşırtmıştı. Karşılaşma sonrasında rahip Walfrid'in kafasında Glasgow'da bulunan Katolik İrlandalı'ların da bir takım kurması gerektiğini düşünüyordu. O sıralarda Glasgow'daki İrlanda kökenli nüfus 250.000-300.000 civarındaydı. Daha az sayıda bir topluluktan bir takımın çıkıyor olması, bu kadar fazla nüfusa sahip bir şehirden neden bir takım çıkmıyor sorularını getirmişti. Walfrid, bu süreçte Katolik kesimden bir çok kişiyle görüşmeler yapmış. Önüne bir çok engel çıkmasına rağmen yılmamış ve en sonunda bir futbol takımının kurulacağını duyurmuş. Yapılan toplantılarda takımın ismi olarak "Glasgow Hibernian" önerileri hakimken Walfrid kulübün isminin "Glasgow Celtic" olacağını açıklamış.

1888 senesinde Mayıs ayında Celtic Park'ın resmi açılısını da yine Hibernian takımıyla yapıyorlar. Celtic takımı futbolcu bulamazken, Hibernian yoluna emin adımlarla devam ediyor. Celtic takımı ilk resmi maçında Old Firm'in başlangıcı olacak olan Glasgow Rangers maçına çıkıyor. Old Firm tarihinin ilk galibiyetini aldıkları karşılaşmada Hibernian takımından 7 oyuncu ödünç alıyorlar. Bu karşılaşmayla birlikte Old Firm'in fitili ateşlenmiş oluyor. İlerleyen haftalarda Celtic yine Hibernian takımından ödünç futbolcular almaya devam ediyor. Fakat, işin aslında ödünç değil futbolcuları kulübe para karşılığında kazandırmak olduğu söyleniyor. John Glass'a güvenen Hannan ve Whelahan bu iddialara kulak asmıyor. Sonrasında, yapılan karşılaşmalar sonucunda elde edilen gelirler Hibernian takımı tarafından yardım kuruluşlarına bağışlanıyor. Fakat, John Glass yönetimindeki Celtic takımında ise işler hiç öyle olmuyor. Tamamiyle ticarethane gibi yönetilmeye başlanan Celtic kulübü, Hibernian - Celtic ortaklığına farklı bir boyut getiriyor.

Bu süreç sonrasında İngiltere'de profesyönelleşmiş futbolu John Glass ve ekibi İskoçya'ya da getirmeye kararlıdır. Bu zaman zarfında İngiltere'den futbolcular alınıp, Hibernian takımından "ödünç" adı altında alınan futbolcularla sözleşmeler yapılıyor. Aradaki kalite farkı açılırken, en kötüsü de aradaki iyi ilişkiler zedelenmeye başlanılıyor. Whelahan ve Hannan'ın John Glass ile aralarındaki uçurum, taraftarlar arasında da yaşanmaya başlıyor. Kardeş olduklarını düşündükleri bir zamanda böyle bir oluşuma girilmesi Hibernian tarafından hiç iyi karşılanmıyor. Şimdi bile Hibernian taraftarları Celtic tarafını affedebilmiş değildir. Bunda en büyük payı olan kişi ise, John Glass. Zamanın çok fazla geçmesine rağmen Hibernian'ın bir ticarethane olarak değil bir baş kaldırış ve mücadele için kurulduğu savunurlar. Celtic'in ise, aynı amaçla kurulmuş olmasına rağmen sonrasında kendi benliğinden çıkarak ticarethane gibi işletildiği düşüncesi hakimdir.

Daha çok sempati duyan Celtic takımı Avrupa'da söz sahibi olurken, Hibernian takımı "kardeş(!)" kulübün çok daha gerisinde kalmış. Para'nın işin içine girmesiyle birlikte işlerin değiştiği ve Hibernian'ın halen bağlı olduğu değerleri korumaya çalışmasını da kutlamak lazım. Biraz da olsa içlerinde halen 1875'deki yaşadıkları zorlukları barındırabiliyorlar.

Önder Ayhan Pektaş 
https://twitter.com/ondrayhnpkts

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fenerbahçe Yeni Sezon Formaları / 2012-2013

2012/2013 Fenerbahçe Formaları  2012/2013 Efsane Çubuklu Forma   2012/2013 Arma Forma 2012/2013 Gölge Kanarya Forma

Arsenal İç Saha Forması / 2012-2013

 

Futbol Ve Siyaset İlişkisi

Siyaset ve spor ilişkisini farklı açılardan incelemek mümkün. Bunları kategoriler halinde incelemek bir hayli uzun yazılar ve vakit harcamamıza neden olabilir. Biz, siyaset - futbol ilişkisini 3 gerçek örnekle açıklayalım; Aslında herkesin çok yakından bildiği bir konu. Siyaset ve spor denildiği zaman akla İtalya'nın gelmesi çok doğal bir durum gibi gözükmekte. Her siyaset liderinin futbolla yakından ilgilenip bu anlamda büyük bir kitleye hitap etme çabası uzun senelerdir görülmüş, en kolay politika araçlarından biri olmuştur. Bunun en güzel örneğini; 1986'da AC Milan başkanlığına gelen medya patronu Silvio Berlusconi'yi gösterebiliriz. 1979'dan Berlusconi döneminin bir kısmını içeren sürekli rüşvet skandallarıyla çalkalanan AC Milan'ın bir Avrupa devi haline gelmesi ve bunun sonucunda Berlusconi'nin İtalya Başbakanlığı'na uzanan süreç en güzel örneklerden biridir. Berlusconi, AC Milan'ı ne kadar yükseğe taşıdıysa kendisi de siyasette o kadar mesaf