Ana içeriğe atla

Otur Oturduğun Yerde Efendi!


Sakatlığı nedeniyle takımdan uzak kalan Güiza, yeri geldi İspanya'da maçları izleyerek takımına destek olmaya çalıştı! Tedavi süresi bittikten sonra geri dönen Güiza, geldiği gün varlığını hisettirmişti. Gol yollarında yerini alan Niang'ın kısa süre gol orucu tutmasını sağladı. Hani derler ya; "Üzüm üzüme baka baka kararır". Zaten, adam kararmış, daha ne üzerine gidiyorsun Güiza efendi! Ama, kısa geçen bu olumsuz dönemi çok şükür Niang atlattı. Güiza'nın gelişinden sonra en son yaptığı açıklamada ise, "Şampiyonluk yarışında takımıma katkı sağlamak istiyorum!" şeklinde oldu.

-Güiza, "Takımıma katkıda bulunup kupayı kaldırmak için ne gerekiyorsa yapmaya hazırım. Antrenmanlarda, elimden geldiğince çabalıyorum ve bütün gayretimle çalışıyorum. Sürekli kazanan bir takımımız var. O yüzden o kadroyu bozmak da zor. Onlara büyük saygı duyuyorum. Ancak ben kendi adıma elimden gelenin en iyisini yapmaya, antrenmanlarda büyük bir özveriyle çalışmaya devam edeceğim. İnşallah ben de gelecek maçlarda süre alır; şampiyonluğa giden bu yolda arkadaşlarıma yardımcı olabilirim" demiş-
Demezler mi adama "Otur oturduğun yerde efendi sen karışma!" diye. Aynı bu hesap bir durum. Sen desteğini şimdilik idmanlarda göster. Bu seneyi kazasız belasız atlatalım ondan sonra ne yapmak istersen yap. Ama, şuan için iyi giden takımın dengeleriyle oynama. Hem kendin de ne güzel söylemişsin: "Sürekli kazanan takımımız var" diye. Senin yapman gereken, arkadaşlarına idman da yardım etmek ve moral vermek. Gerisini bırak sahaya çıkanlar yapsın!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fenerbahçe Yeni Sezon Formaları / 2012-2013

2012/2013 Fenerbahçe Formaları  2012/2013 Efsane Çubuklu Forma   2012/2013 Arma Forma 2012/2013 Gölge Kanarya Forma

Arsenal İç Saha Forması / 2012-2013

 

Futbol Ve Siyaset İlişkisi

Siyaset ve spor ilişkisini farklı açılardan incelemek mümkün. Bunları kategoriler halinde incelemek bir hayli uzun yazılar ve vakit harcamamıza neden olabilir. Biz, siyaset - futbol ilişkisini 3 gerçek örnekle açıklayalım; Aslında herkesin çok yakından bildiği bir konu. Siyaset ve spor denildiği zaman akla İtalya'nın gelmesi çok doğal bir durum gibi gözükmekte. Her siyaset liderinin futbolla yakından ilgilenip bu anlamda büyük bir kitleye hitap etme çabası uzun senelerdir görülmüş, en kolay politika araçlarından biri olmuştur. Bunun en güzel örneğini; 1986'da AC Milan başkanlığına gelen medya patronu Silvio Berlusconi'yi gösterebiliriz. 1979'dan Berlusconi döneminin bir kısmını içeren sürekli rüşvet skandallarıyla çalkalanan AC Milan'ın bir Avrupa devi haline gelmesi ve bunun sonucunda Berlusconi'nin İtalya Başbakanlığı'na uzanan süreç en güzel örneklerden biridir. Berlusconi, AC Milan'ı ne kadar yükseğe taşıdıysa kendisi de siyasette o kadar mesaf